Birçok farklı alanda işle uğraşıyorum. Bir kısmını burada da paylaşmıştım. Beynimi günün her anında birkaç parçaya bölerek kullanmak zorundayım. Ne yazık ki henüz benim zihnim kullandığım cihaz ve uygulamalar kadar verimli değil (yoksa uzmanlar ortalama bir insan beyninin –şimdilik– bütün cihazlarımızdan daha mahir olduğunu savunuyor). Bu yüzden hayatımın önemli bir kısmını uygulamalara teslim etmiş durumdayım. Etrafımdaki kimilerine çok mekanik gelse de benim günümü oldukça rahatlatıyor.
Çalakalem bir yazı olacak ama hoşunuza giden örnekleri yükleyip kullanarak ayrıntılarına kendiniz vakıf olabilirsiniz diye düşünüyorum.
Evernote
Sosyal medya hesaplarımı takip edenler büyük ihtimalle Evernote ile saplantı derecesine varan ilişkime aşinadır. Bir gün hafıza kaybına uğrarsam fikri anlamda hatırlamam gereken hemen her şeyi bu uygulamada bulacağımı düşünüyorum. Evernote basit bir not tutma aracı olarak 2008 yılında hayata geçti. Muhtemelen o zamanlardan beri kullanıyorum. Bugün aklınıza gelen bütün platformlarda bir uygulaması var. En güzeli web arayüzü sayesinde herhangi bir cihazdan her şey yine elinizin altında. Yakın zamanda Türkçe desteği de geldi.
Evernote temelde basit bir not tutma aracı. Ama yaratacağınız farklı defterler ve kullanacağınız etiketlerle organize olmanızı daha da güzeli tuttuğunuz notları, webden kırptığınız alıntıları birbiriyle ilişkilendirmenizi sağlıyor. Ayrıca cep telefonu, bilgisayar ve tablet gibi kullandığınız bütün cihazlarınızda notlarınızın senkronize olmasını sağlıyor. Böylece cepten girdiğiniz bir notu bilgisayar başına oturduğunuzda daha ayrıntılı bir şekilde ele alabiliyorsunuz.
Not defteri diyorsam ağız alışkanlığından. Evernote ile notlarınıza ses ya da fotoğraf eklemeniz de mümkün. Hatta sadece ses ya da fotoğraflardan oluşan notlar almanız da. İstediğinizde ekleyebileceğiniz lokasyon bilgisiyle birleştiğinde eşsiz bir forma ulaşıyor.
http://www.youtube.com/watch?v=Pjn6YkCY2yA
Evernote kullanıcıları için bir diğer mucize de Clearly. Tarayıcınıza yükleyeceğiniz bu eklentiyle ziyaret ettiğiniz sayfayı bütün ıvır-zıvırdan arındırıp okumanız hatta isterseniz Evernote defterinize bu sade haliyle eklemeniz mümkün.
http://www.youtube.com/watch?v=hgVPobaTyr0
Evernote’u temel alan irili-ufaklı onlarca eklenti var. PDF’leri metin olarak taramaktan kişileri hatırlama aracına kadar. En sevdiklerimden biri de iPad (ve smart cover) kullanıcıları için geliştirilmiş Peek. Bilginizi sınama konusunda kesinlikle harika bir fikir!
http://www.youtube.com/watch?v=Zd3PsL5G_1c
Geçen yıl Evernote’un CEO’su Phil Libin‘in evinde bir partiye davetliydim. Bunca aşkla kullandığım uygulamaya dair teşekkürümü bizzat iletecektim ama zamanı bana uymadığı için olmadı. Bu yazıya kısmetmiş…
Geçtiğimiz hafta itibariyle son not defterimi de Evernote’a aktararak yıllar boyu sağa sola saçtığım ve varlığını bile unuttuğum bütün notlarımı tamamen dijitalleştirip, kağıt-kaleme veda ettim. Büyük bir rahatlama ve verim artışı! Hepinize tavsiye ederim.
Bir dönem Read it later (Sonra oku) ismiyle kullandığım bu uygulama geçen yıl ismini Pocket olarak değiştirdi. Evernote yüzünden her geçen gün daha az kullanıyorum ama arayüzü ve birkaç fonksiyonundan ötürü hala tam olarak vazgeçebilmiş değilim.
Pocket ile herhangi bir içeriği tek tıklamayla kendi hesabınıza atıp sonradan okumak üzere kaydediyorsunuz. Bunu içeriğin adresini size özel eposta adresinize yollayarak da yapabiliyorsunuz. Pocket içeriği kaydederken sadece metin ve görsellerini alıyor (Clearly benzeri bir sadelik söz konusu). Mobil uygulamalarının arayüzü oldukça başarılı. Üstelik 300’den fazla uygulamanın içinde Pocket desteği standart geliyor. Yani mesela Flipboard okurken ilginizi çeken bir makaleyi sonradan okumak için tek tıklamayla Pocket hesabınıza yollayabiliyorsunuz.
Opera da dahil neredeyse bütün tarayıcıları ve Symbian dahil bütün mobil platformları destekleyen muhteşem bir içerik kırpma aracı. Deneyin derim.
Highrise
Projelerle uğraşanlar 37signals şirketini ya da en azından Basecamp‘i duymuştur eminim. Biz MYK Medya döneminde epey kullanıyorduk. İş yaşamına tek başıma devam etmeye başladığım gün aynı şirketin Highrise (hayrayz şeklinde okunuyor) adlı uygulamasına geçtim.
Highrise ücretli bir web uygulaması. 30 günlük deneme sürümünü ücretsiz kullanabiliyorsunuz. Ardından kullanımınıza göre bir fiyatlandırma var. Ben tek kişi olduğumdan Basic (Temel) paketi ayda 24 dolara kullanıyorum. Highrise’ın ücretsiz alternatifleri de var. Ama nedense benim için tam bir karşılık sunmadılar.
Highrise’da bütün iş yaptığınız şirket ve kişileri tanımlamak, projeler açmak, teklifleri oluşturup takibini yapmak, yapılacaklar listesi oluşturmak; yani bütün iş süreçlerini tanımlayarak her şeyi tek noktadan kontrol altında tutmak, gelirinizi (ve daha kötüsü kaybettiğiniz işlerin zararını) takip etmek mümkün. Yapılacaklar listesinin iCal desteği sayesinde Google Takvim ile senkronize olması da ekstra bir avantaj (başka birçok uygulamayla da entegre çalışabiliyor).
Ne yazık ki Türkçe desteği yok ama neler yaptığını incelemek için sitesini kullanabilirsiniz. iPhone için fena sayılmayacak bir uygulaması var ama Android’de yok. Bu durum -en azından benim için- üzücü.
Bu vesileyle şirketin CEO’su Jason Fried‘ı yenilikçi fikirler ve kurumsal iş yapış modelleri ekseninde mutlaka takip etmenizi tavsiye ederim. Kitaplarını da…
1password
Bir ücretli uygulama daha 1password. 1 defalık 50 dolardan başlayan farklı fiyatlandırmaya sahip. Yaptığı şeyleri sıralayayım:
- İstediğiniz uzunlukta ve güvenlik derecesinde şifreler oluşturmak.
- Sitelere ve hesaplara ait şifreleri sizin belirleyeceğiniz kriptoyla şifreleyip online olarak saklamak (böylece sitelere ait kullanıcı adı ve şifre hatırlama zorunda kalmıyorsunuz).
- Şifrelerinizi cep telefonu ve benzeri bütün cihazlarınızla senkronize etmek (böylece her cihazdan her şifrenizi girebiliyorsunuz).
- Uygulamalara ait seri numaralarını saklamak.
- Hassas notlarınızı yine kriptolu olarak saklamak ve senkronize etmek.
- Kredi kartı bilginizi saklamak (yanınızda olmadığında bilgilere erişmek ve kimi e-ticaret sitelerindeki formları otomatik olarak kullanmak için.)
Ve daha bir sürü şey…
1password öncesi benzer bir uygulama olan Lastpass kullanıyordum ama şimdi neden 1password’e geçtiğimi unuttum. Ama kritik bir farkı vardı, onu hatırlıyorum 😉
1password (ve türevi) şeylerden bahsettiğimde etrafımdakilerin genel tepkisi ‘şifreleri başka bir yere vermek güvenli değil’ gibisinden bir şeyler oluyor. Yani özetle şifrelerimizi başka birine verirsek güvenliği en başta ihlal ederize gelen bir kaygı. Kesinlikle yerinde bir endişe bu (işin garibi bu tepkiyi verenler genellikle bütün siteler için aynı şifreyi kullanan ya da bütün şifrelerini herkesin erişebileceği yerlere yazanlar oluyor). Ama yukarıda birkaç defa geçen ‘kripto‘ terimi bu sorunu aşmaya yardımcı oluyor.
Bizde sık sık birbirine karıştırılsa da şifre ve kripto ayrı şeyler. Kripto, şifrelerinizi şifreleyen ikinci bir anahtar gibi. Yani şifreleriniz bu uygulamalara yollanırken belirlediğiniz bir ana şifreyle yeniden şifreleniyor. Yani birisi bu sisteme sızsa dahi (yani başka bir deyişle 1password sitesi dahi) şifrelerinizi ele geçiremiyor. Ele geçen veriler (şifreler) sadece sizin bildiğiniz kripto (anahtar) ile açılabilir.
Mac, Windows, iOS ve Android uyumlu bu uygulama sayesinde her site ve uygulama için farklı ve yüksek güvenlikli şifreler oluşturmak ve bunları her yerden hatırlayacaksınız.
Dropbox
Bu hafta satın aldığı Mailbox şirketi sayesinde adını bir kere daha duyduğumuz Dropbox, online (bulut tabanlı diyelim) dosya depolama ve senkronizasyon için en akıllıca seçeneklerden biri. Ücretli ve ücretsiz sürümleri var. Ücretsiz sürümde 2GB alan ile başlıyorsunuz. Dilerseniz tavsiyenizle üye olan herkes için 500MB daha ek alan kazanıp toplamda 18GB’a kadar ücretsiz yere ulaşıyorsunuz. Ücretli sürümdeyse 100GB karşılığı aylık 10 dolardan başlayarak 500GB’a kadar (ayda 50 dolar) alana ulaşabiliyorsunuz.
Yarattığınız dosya ya da klasörleri yine bu sistem üstünden (Dropbox üyesi olmasa da) paylaşabiliyorsunuz. Örneğin Next Akademi kapsamındaki öğrencilerimle ders notlarını bu sistem üstünden paylaşıyorum. Diğer yandan yukarıda tanıttığım 1password uygulaması da kriptolu şifre dosyamı cihazlarım arasında bu uygulama üstünden senkronize ediyor.
Benim bütün konuşma sunumlarım ve şirket belgelerim Dropbox hesabımda duruyor. Bütün bilgisayar ve mobil cihazlarımla senkronize olduğundan hangi cihazla çalışırsam diğerleri otomatik olarak güncelleniyor. Google Drive ile karşılaştırabilirsiniz. Ben her ikisini de kullanıyorum. Ama Google ile entegre hayatım yüzünden büyük ihtimalle birkaç sene içinde tamamen Drive’a geçeceğim.
Ve diğerleri…
- RSS tabanlı içerik takibi konusunda Feedly.
- Sosyal medya yönetimi için Tweetdeck.
- Eposta, belge yönetimi (Word, Excel, Powerpoint ve türevlerinin yerine), takvim ve rehber için: Google Apps (yıllar önce kuzuloglu.com alan adı için kullanmaya başladığımızda ücretsizdi. Ancak artık değil. Yine de fiyat / performans adına gayet mantıklı).
- Şarkı arşivim için: Google Play Music.
- Her türlü resim / fotoğraf işlemlerim için: Pixlr.
- Her türlü arıza ve çalınmaya karşı bilgisayarı otomatik ve online yedekleme için: Mozy (ücretli).
İşte hayatımın ve zamanımın çoğu daha çok bu uygulama ve hizmetler arasında geçiyor. Umarım sizin için de faydası olur. Kullandığınız alternatifleri ya da böyle işe yarayabilecek diğer örnekleri yorumlar bölümünde ben ve diğer okuyucularla paylaşabilirsiniz. Hepsi için şimdiden herkes adına teşekkür ederim.
Görüşlerinizi paylaşın: