Kültür / Sanat / Sinema / TV
- Vulcan gezegeninden hayatımıza sızan en güzel ayrıntı Mr. Spock (Leonard Nimoy) bu hafta aramızdan ayrıldı. Geride kalan hüzünlü bir Twitter mesajı oldu. LLAP! (bu arada meşhur Vulcan selamının bir Yahudi ritüelinden doğduğunu biliyor muydunuz?)
- Geçen haftaki özette Oscar ödülleri tahminlerine yer verdiğim Harvard öğrencisi Ben Zauzmer’in listesi neredeyse tamamen tuttu. Oscar ödülü alan önemli yapımlardan biri de ABD’nin bütün elektronik ağları delik deşek ederek herkesi takip ettiğini belgeleriyle ortaya çıkaran eski NSA çalışanı Edward Snowden’i konu alan Citizenfour adlı belgesel oldu (yaratıcıları Reddit’te bir AMA seansı gerçekleştirdi).
- Oscar demişken; bu sene altın heykeli afişine yapıştıran Birdman filmi tarihin en az gişe hasılatına sahip Oscar ödüllü filmlerinden biri olarak kayıtlara geçti.
- Son dönemlerden gördüğüm en ilginç fikirlerden birine Illsnapmatix sitesinde denk geldim. Oyun dünyasını ve tarihini değiştiren Grand Theft Auto’nun son sürümü GTA V‘in 4K çözünürlüklü dünyasının içinde fotoğraf ve video çekimleri yapıyorlar (oyunun içindeki standart ekran görüntüsü alma hizmetini kullanarak). Fotoğrafçılık sanatının dijitalle yaratıcı bir kesişimi olarak da düşünebilirsiniz. Fikir kadar kareler de muhteşem (İlham alanların katkılarını Twitter ve Instagram’da #gtaphotographers etiketiyle takip etmek de mümkün).
- Oscar meselesini (ki zerre kadar ilgimi çekmez) bilimsel bir dokunuşla kapatalım: Oscar ödülü alanlar daha mı uzun yaşar? 2001 yılındaki iddiaya yeniden bakmışlar.
- Para ile ilgili hayli tatsız yakın dönem anılarına sahip Yunanistanlı Sanatçı Stefanos Euro banknotları üstünde sanat icra etmiş. Üstelik hepsi nasıl da güzel olmuş. Göz atın (bunun adı para çaredir her soruna…).
- Ünlü (ve gizemli) İngiliz sokak sanatçısı Banksy boyalarını ve kamerasını alıp Filistin’e; Gazze’ye gitmiş. Hem gözlemlemiş hem de sanatını icra etmiş. Saygı duydum.
- İhsan Oktay Anar en sevdiğim yazarların başında geliyor. Puslu Kıtalar Atlası‘nı okumayanlar için gerçekten üzülüyorum (tavsiyeme uyarak okumaya başlayıp da elinden bırakabileni görmedim). Aynı romanın geçen yıldan beri sabırsızlıkla beklediğim çizgi-romanı ise İlban Ertem tarafından hazırlanıyor. Haberler doğruysa 13 Mart’ta piyasada. Bu kadar sevdiğim bir kitabın hastası olduğum çizgi-roman formatından beklentim büyük. Umarım hayalkırıklığına uğramam (hiç yoktan Anar’ın titizliğine güveniyorum).
Bu derleme hoşunuza gittiyse hemen altta yer alan sosyal medya düğmeleri aracılığıyla paylaşarak ilgilenebilecek dostlarınızı haberdar edebilirsiniz. Yeni yazılardan öncelikli haberdar olmak için yine aşağıda yer alan ‘yeni yazılardan ilk sen haberdar ol’ bölümüne e-posta adresinizi girmeniz yeterli. Fikirlerinizi, katkılarınızı ve gözümden kaçan gelişmeleri yorumlarınızda beklerim.
Hepinize iyi Pazarlar.
Görüşlerinizi paylaşın: