Geçen sene Kasım ayında gelen bir teklifle hayatıma giren Sosyal Medya programında ilk 13 bölümlük paketi tamamladık. (Televizyon dünyasına yabancı olanlar için dizi ve benzeri bütün periyodik yapımlar seneyi 52 hafta kabul eden düzende 4 sezona ayrılır ve 13 bölümlük dilimler halinde ekrana gelir. Her yapım en fazla 13 haftalık anlaşır, tutarsa devam eder; tutmazsa biter. Hiç tutmazsa 13 haftanın bitmesi bile beklenmez)

Bu 13 bölüm süresinde kendi çapımda bir hayli tecrübe kazandım. En başta bu serüvene adım atarken bahsettiğim ‘konuklu program stresi’nin ne kadar yerinde olduğunu anladım. Ben konuklar konuşabilir mi, konuşamazsa ne olur derdindeyken anladım ki mesele konuğu oraya getirebilmek. Getirdikten sonrası bir şekilde yürüyor.

İnsanların yan yana gelmek istemediği ne kadar çok insan varmış ve insanoğlu kapris yapmaya ne denli meyilliymiş fazlasıyla anladım. Üstelik bir arkadaşımla samimiyetim de bir koordinasyon kopukluğu yüzünden zedelendi. Arkadaşlıklarım zedeleneceğine programın ortadan kalkmasını tercih ederim oysa.

Daha önce farklı örnekleriyle denenip dikiş tutamamış bu formatta istisnasız her bölümde sosyal medyada o akşamın en çok konuşulan gündemini oluşturduk. Sanatçısından yazarına, belediye başkanından sıradan kullanıcısına kadar onlarca konuk ağırladık (daha ne bomba isimler yolda). Yeni medyayı geleneksel medyayla bağlamaya çalıştık. Birçok kişi TRT Haber diye bir kanalla bizim sayemizde tanıştı (kendi sözleri) ve yine birçok kişiye bu yeni medyayı tanıtma fırsatı yakaladık. Çok az televizyon programına nasip olacak kadar yoğun mesaj trafiğiyle beslendik, öğrendik, geliştik.

Önce gelin bakalım programda şu ana kadar kimleri konuk etmişiz:

Özetle; birbirinden iyi neredeyse 90 ismi ağırlamış 26 haftalık bir serüven. Üstelik emsal programlara göre çok daha kısıtlı bir bütçe ve ekiple çıkan bir iş. Bazen dile getirdiğim oluyor ama yine tekrarlayayım, televizyon cidden çok zahmetli, yorucu ve stresli. Artık ekranda gördüğüm her şeye ekstra saygı duyar oldum.

Programı devraldığımda TEM Stüdyoları’nda çekiyorduk, sonra Ciner TV Stüdyolarına geçtik. Yeni 13 bölümlük paketiyse TRT Ulus stüdyolarında çekeceğiz. Artıları da var, eksileri de. Artılarla eksileri boğmaya çalışacağız.

Yeni döneme dair kafamda bazı değişiklikler var. Tematik bir programın konuk tüketimi konusunda çok savurgan olduğunu anladım. Türkiye’de bu alanda konuk edebileceğimiz kişi sayısı 2 sezon daha bizi ayakta tutamayabilir.

Yeni gün ve saatimiz Cumartesi 00:00 (Aslında Pazar oluyor ya neyse). Süre kısıtlamamız da yok, kaça kadar gidersek gideceğiz. Karşımda da dev gibi Okan Bayülgen var.

Yani bir şeylerle oynamak için iyi bir zaman.

Sosyal Medya programını sosyal medyayı anlatan değil ama gündemin her köşesini sosyal medya üstünden toplayan ve bunları yetkin kişilerle ele alıp konuşan bir formata çekmeyi düşünüyorum. Kafamdakilerden bazıları şöyle:

• Yeni bir web sitesi: Derdini iyi kötü anlatan mevcut sitemiz zamansızlıktan öksüz kaldı. Ve haftalardır güncellemeye de zaman bulamadık. Bu konuda gönüllü herkese kapımız açık. Kafamda güzel, sade bir yayın sitesi var.
• Etkileşimli ekranlar: sosyal medyadan (SM diyelim) beslenen, yayında okuyamasam bile ekrana yansıtabileceğimiz izleyici görüşleri, anketler, vs.
• Ara paketler: SM verileri. En çok konuşulanlar, en çok takip edilenler, gündeme düşenler…
• Daha fazla video: internette gündem oluşturan videolar. Katkısız, yorumsuz.
• Seyirci: stüdyomuzu bütçe nedeniyle çok değiştiremiyoruz ama seyirci olabilmesi için elimden geleni yapacağım.
• Güncel gündem: geleneksel medyanın tartıştığı konuların SM yansımaları ve yorumları
• Özel Çekimler: Facebook sayfamıza eklediğimiz mizansenler benzeri dışarıdan gönüllü grupların çekeceği şeylere yer vermeyi düşünüyorum.
• SM ölçüm raporları: Bu alanda ölçüm ve takip yapan şirketlerin gözünden gündem, yansımalar ve yorumlar.
• Skype bağlantıları: İstanbul; hatta Türkiye dışındaki her türlü dikkat çekici SM kullanıcısıyla görüntülü sohbetler yapacağım.
• SM mecraları: Bu alandaki Twitter, Facebook ve benzeri popüler mecralar dışındakileri de mümkün olduğunda anlatmaya, tanıtmaya çalışacağım.
• Etkinlikler: SM ile ilgili, bağlantılı tüm etkinliklerin tanıtımında yardımcı olmaya gayret edeceğim.
• Dış çekimler: Stüdyo içine hapsolmamak için dış çekimler; özellikle sokak röportajları yapmayı düşünüyorum.
• Kamera arkası: Birçok kişi de merak ediyor ama ben bir yayının perde arkasını özellikle göstermek istiyorum. Eğer becerebilir ve izin alabilirsem yönetim masasını ve kulaklığımda dönen muhabbetleri ayrı bir web stream üstünden paylaşabilmeyi hedefliyorum.
• Geçen haftanın özeti: Böyle bir paket güzel oluyor. Arada yapıyoruz ama artık hep yapacağız.

Umarım 26 Şubat 2011’de başlayacak 3. sezonda hepsini gerçekleştirme fırsatımız olur.

Varsa sizin de fikir ve katkılarınızı duymak isterim.