Birçok işle uğraşıyorum. Çoğu birbirinden çok farklı konular olduğu için yönetimi her geçen gün daha da zorlaşıyor. Bu yüzden zaman yönetimi, not alma, organize olma, randevu ayarlama ve en önemlisi ‘bilgi fazlasıyla başetme’ gibi konular benim için her geçen gün daha hayati önem kazanıyor.
Geçtiğimiz günlerde giderek hayatımda daha fazla yer kaplayan Quora‘da bilgi fazlası ve yönetimi konusunda düzgün bir fikir alışverişine denk geldim. İngilizce bilenler oradan da takip edebilir ama bilmeyenler ve hepsini okumaya üşenenler için hoşuma giden bazı çıkarımları buraya (kendi üslubumla) aktarmak istedim.
- Aşırı bilgi yükü alınan bilginin kalitesinin beklenen bilgi kalitesinden düşük olmasından kaynaklanır. Bunun için bilgiyi nerede aradığınızı ve kimlere zaman harcadığınızı yeniden gözden geçirin.
- Aradığınız, bulmak istediğiniz bilgiye neden ihtiyacınız olduğunu kendinize sorun. Böylece ıvır-zıvır içerikle zaman harcamazsınız.
- Bir şeyi bilmemek her zaman cehaleti simgelemez. Ama neyin bilinmesi gerektiğini bilmek bilgeliktir.
- İşinize yaramayan, vakit öldüren sosyal ağları hayatınızdan çıkarın. Vaktinizi çalmaktan gayrı bir işe yaramaz.
- Online ve offline (internet / ekran dışı) hayatınıza bir düzen verebilirsiniz. Kimi zaman aile ve arkadaşlarla zaman geçirmek daha anlamlı olabilir.
- Bilgi fazlası görecelidir. Herkesin ihtiyaçları farklıdır. Sadece arkadaşlarınız ilgileniyor diye bir konuyla ilgilenmeyin.
- İlgi alanlarınıza içeriği organize eden uygulamalardan faydalanmaya bakın. Zaman kazandırır.
- Takip ettiklerinizi terk etmekten çekinmeyin.
- Sonra okumak için bir kenara yazı ayırmak yerine hızlı okumayı öğrenin. Büyük ihtimalle asla sonra okuyamayacaksınız.
- Kendiniz için öncelikler belirleyin. Takip ettiğiniz RSS’leri klasörlere ayırın, Twitter listeleri ve Facebook kategorileri oluşturun ve önceliklendirin. (Benim bunun için kendime göre bulduğum bir çözüm de istenen içeriğe göre yayın yapan farklı içerik kanalları oluşturmak)
- Okuduğunuz metinlerden kesitler çıkarmayı öğrenin.
- Telefonun çalması bir göstergedir; yükümlülük değil. Çalan her telefona bakmak zorunda değilsiniz. Uygun zamanı bekleyin.
- Epostalarınız için belirli bir saat belirleyin. Bütün günü cevap yetiştirerek heba etmeyin. Ama posta kutunuzun dolmasına da izin vermeyin. Bu her şeyi daha zorlaştırır.
- Ürettiğiniz verinin kolay takip edilebilir olmasını sağlayın. Başlıklar, arabaşlıklar, koyu, eğik kelimeler yardımcı olur.
- Bazen bir medya diyetine girmeniz gerekebilir.
- Kısa metinlerin peşinde koşmayın. 140 karakterlik cümleler, 200 cümlelik yazılar okuyarak uzmanlaşamazsınız. Kendinize uzun okuma aralıkları yaratın.
- Zihin haritaları kullanmayı deneyin.
- Bugün dertliyseniz yarın daha da dertli olacaksınız. Şimdiden bir çözüm bulun.
Bu kadar seçme ve filtrelemenin sonucunun her zaman hayırlı olmayacağını da aklınızda tutun. Bununla ilgili bir TED videosuna zaman ayırmak faydalı olabilir:
Konu ilginizi çektiyse bir solukta okuduğum muhteşem detaylarla bezeli 8 bölümlük bir (İngilizce) yazı dizisini kesinlikle tavsiye ederim: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8
Görüşlerinizi paylaşın: