2 Kasım 2014 tarihinden bu yana vaktimi en çok alan uğraş, şu anda Dünya Halleri adıyla yayına devam eden haftalık ücretsiz bültenim. 60 bine yakın e-posta abonesi ve hatırı sayılır sayıda okuyucusuyla beni her geçen gün biraz daha heyecanlandırıyor.
Gelgelelim bu çabanın ilginç bir ayrıntısı var. Kaydolan abonelerin geçtim ismini; yaşını, cinsiyetini, ilgilendiği kısımları dahi bilmiyorum. Bu durum bazen hoşuma gidiyor. Zira diğer türlüsü beni “nabza göre şerbet” tuzağına çekerek, kendimce önemli olan yerine karşı tarafın ilgisine ağırlık vermeye itebilir. Bu istediğim bir şey değil. Ancak içeriği üreten taraf olarak nabız yoklama dürtüsüne direnmek de zor.
Bir nebze olsun bilgi edineyim diye geçtiğimiz hafta bir anket düzenlemeye karar verdim. An itibariyle 8 bin 828 abonenin katıldığı kısa formun sonunda “tavsiyeleriniz var mı?” gibi bir ucu açık bir soru da sormuştum. Bunun bir hata olduğunu 2 bin 695 yanıt alınca anladım 😀 2 günümü alan bir uğraşla hepsini tek tek okudum. Büyük bir kısmı takdir ve teşekkür mesajları içeriyordu. (Bu kadar övgüyü topluca aldığım başka bir vesile olmamıştı.)
Bu sayede okurlarımın arasında milletvekilleri dahi olduğunu öğrendim. Birçok okulda öğrencilerine okutan öğretmenler, şirketinin iç yazışma ağında paylaşanlar; daha neler neler.
Bütün bu övgüleri ve “çok uzun” / “çok kısa” yorumlarını ayıklayınca geriye 652 yanıt kaldı. Belki merak edersiniz diye, isimleri ve adreslerini ayıklayarak ayrı bir Google belgesinde paylaştım.
Gelen talepler ve yorumlarım şöyle:
Biçeme Yönelik Öneriler
- Kişisel yorumlarım daha fazla olmalı: Bülteni kişiselleştirmemek için yorumlarımı ve bağlam dışı görüşlerimi mümkün olduğunca kısa tutmaya; hatta esirgemeye çalışıyordum. Fakat anlaşılan o ki aboneler benim kişisel / subjektif yorumlarımla da gayet ilgili. Bu ihtimali hiç düşünmemiştim. Yorumsuz, yönlendirmesiz bir aktarımın daha kıymetli olacağını sanıyor(d)um. Değilmiş sanki.
- Sesli / görüntülü sürüm: Okuma zorluğu çektiği, ADHD’si olduğu ya da yolda dinlemeyi, telefonda izlemeyi tercih ettiği için bültenin sesli ya da görüntülü formatını talep eden ÇOK sayıda abone varmış. Şahsen hiçbirinin okumanın yerini alacağını sanmıyorum. Mecra ve biçem (format) konusunda biraz takıntılıyım. Sesli format başka, görüntülü format bambaşka bir metne ihtiyaç duyar. Hazırlama kısmı de apayrı emek. Uyumaya bile vakit bulamadığım halde buna zaman ayıramayacağımı biliyorum. Fakat belki arada sırada bültendeki bir konu hakkında videolu bir kayıt hazırlayabilirim (hazırlayamadı).
- PDF biçemi: Bu türe yönelik epey talep gelmiş ancak bültenin mevcut web sürümü aynı işlevi görüyor diye düşünüyorum.
- Konu / haber arası ayrımlar daha belirgin olmalı: Kullanmakta olduğum Substack hizmetinin arayüzü içerik üreticilerine çok az imkan sunuyor. E-posta olarak görüntülenirken sorun yaşamamak adına olmalı. Bununla ilgili mevcut araçlarla ne yapılabilir, araştıracağım.
- Başlangıçta konu listesi olabilir: Bu mümkün ancak zaten çok sınırlı olan uzunluk sınırına en az 30 madde (satır) daha eklemek demek. Pek olası gelmedi.
- Bağış yapma seçeneği: Bültenin ilk sayısından bu yana bağış yapmak, maddi katkı sunmak isteyenler için açtığım Patreon sayfamı hatırlatıyorum. Web arayüzünde bağlantısı var. Abone olanlara giden ilk mesajda da belirtiliyor. Ancak ankette yine de talep edenler olmuş. Okunmuyor mu, yoksa yazdığım metinden mi anlaşılmıyor; bilemedim. Var arkadaşlar.
- Dünya Halleri sitesinden (de) paylaşılsın: Malum, bu bülten aynı isimle seneler boyu bağımsız bir web sitesi olarak hizmet vermişti. (Hala da açık.) İlginç bir şekilde bülteni oradan da yayınlamak HİÇ aklıma gelmemişti. Bu çok iyi bir fikir. Arşiviyle birlikte aktarmanın yollarını (zamanını) bulmaya çalışacağım.
- Oksijen gazetesi yazılarını okuyamıyoruz: Her bültenin sonunda ayrıca o hafta Oksijen gazetesinde yazdığım yazıyı da bilgilendirme amacıyla paylaşıyorum. Ancak telif hakları gereği yazının tamamını paylaşamıyorum. Bazıları bunun teknik bir hata olduğunu sanmış. Değil. Ne mutlu ki gazetemizle anlaşmam sayesinde her yazıyı 1 hafta sonra (yeni yazı yayımlanınca) bu sitede paylaşıyorum. 2024’ten itibaren hepsi var. Eskileri de vakit bulursam ayrıca aktaracağım.
Konu Önerileri
Paylaştığım özet belgeye bakarsanız okurların ne kadar geniş bir beklenti listesine sahip olduğunu göreceksiniz. Tek başıma böyle bir yelpazeyi; üstelik haftalık bir bültende karşılamam mümkün değil. Dahası, öylesi çeşitli bir bülten aşureye dönerdi. Ancak kıymetli bazı talepler de vardı. Aşağıda yorumlarımla paylaşıyorum:
- Kitap tavsiyeleri: Gayet mantıklı. Bunu yapmaya çalışacağım. Hatta bunu bir alt bülten şekline de çevirebilirim.
- Türkiye’den de gelişmeler olsun: Bu, Dünya Halleri’nin temel yaklaşımına biraz ters. Türkiye’de olan biteni zaten herkes her mecradan yayıyor. Dünya Halleri, sloganında da belirttiği gibi “Gözden Kaçanlar Rehberi” olma iddiasında. Yine de bu bağlama uyan konuları değerlendirmeye çalışacağım.
- Girişimler ve girişimciler: Bu da gayet mantıklı. Aslında nicedir YouTube kanalımda bu minvalde söyleşiler yapmak istiyorum. (Birisi benimle zamanı durdurmanın yöntemini paylaşmalı.)
Birkaç katılımcı “fiziki buluşmalar” tavsiye etmiş. Fena halde kafama yattı fakat İstanbul’da yaşayan biri olarak bunu şehir dışına taşırmam imkansız gibi. Sadece bir şehre özel olarak sunmak haksızlık olmaz mı diye düşünmeden edemiyorum.
Zaman ayırıp katkı sunan herkese teşekkür ediyorum.
Bültene abone olmadığı halde bu yazıyı okuyan varsa, bahse konu içerik ve abonelik seçeneği için adres: https://bulten.mserdark.com/
Yorumlarınız varsa, aşağıda ayrıca paylaşabilirsiniz. Merakla beklerim.
Görüşlerinizi paylaşın: