Bir kebapçıda öğrenilen hayat dersleri

Bir Nişantaşı turunda denk geldiğimiz küçük bir mahalle kebapçısında Nuri Sesigüzel’den dinlediğimiz ilginç bir hikaye.

Geçenlerde Timur, Şükrü, ben Sofa Otel‘de bir kahvaltı yaptık. Şükrü yetişemediği için Timur ile takıldık. Kahvaltı güzeldi (benim için otel kahvaltısının güzelliği somon fümenin ve çırpma yumurtanın kalitesiyle doğru orantılı. Hiç fena değildiler). Sonra Şükrü de katıldı; lounge tarafında bir şeyler içtik ve toplamda eşek yüküyle para bayıldık.

Ofise yürüyerek dönelim derken Şükrü bir ara sokakta keşfettiği bir mekana gitmeyi teklif etti: Hamzaoğulları Kebap ve Döner. Burası kelimenin tam anlamıyla bir esnaf lokantası. Hiçbir iddiası yok, her şey bildiğiniz; beklediğiniz gibi. Ama lezzet çok iyi, kalite mükemmele yakın.

Sipariş vermek için masadaki ikiye katlanmış A4 kağıttan ibaret menüye bakarken kapağında bir fotoğraf dikkatimi çekti. Kurucularının memleketi Diyarbakır’da ilk kuşak babanın 1925 yılında çektirdiği bir fotoğraf.

Hamzaoğulları / Diyarbakır 1925
Hamzaoğulları / Diyarbakır 1925

Şimdiki Diyarbakır’ı görme fırsatınız oldu mu bilemiyorum ama ben söyleyeyim; böyle insanlar yok artık. Fötr şapka, sinekkaydı traş, kılıç ütülü ceket ve gömlek, özenli bıyıklar ve asil duruşlar. Diyarbakır şimdi başka dertlerin içinde; hepsi malum.

Mekanın sahipleriyle laflarken öğrendik ki aslen kebapçı değillermiş. Bir ekonomik krizin sonunda bu işe başlamışlar. İşin başında duran kuşağın tamamı üniversite mezunu. Kalitelerinden ve ilkelerinden hiç ödün vermemişler. Bir fırsatını bulursanız mutlaka tecrübe edin derim.

Fıldır fıldır gözlerim dışarda tanıdık bir yüz gördü: Nuri Sesigüzel. Dükkanın hemen önünde durmuş, az önce kasada duran adama hararetle bir şeyler anlatıyordu. Sonra içeri girdi. Benim (her dem) meraklı bakışlarımı görünce “ne konuştuğumu merak ediyorsun, değil mi?” diye sordu. Nasıl iştahla evet dediysem anlatmaya başladı:

Bitince “aman ha internete falan yükleme” dedi :). 3 gazeteciye denk geldiğini söyleyince kahkahayı patlatıp “neyse artık o zaman” diyerek çekti gitti.

Yorumlar

7 yanıt

  1. sinan avatarı

    musevinin halkasında donup duruyor video acaip merak ettim, kontrol lütfen 🙂
    İyi bayramlar dilerim

  2. MserdarK avatarı
    MserdarK

    Videonun tamamı yüklenince başa alırsanız takılmadan izleniyor. Bir hata var ama bulamadım. İlk fırsatta düzelteceğim.

  3. Pardus007 avatarı

    Bir de videoyu takılmadan izleyebilseydik. Bazı yerlerde takılıp kalıyor bazende hızlı ileri sarar gibi oluyor. Zar zor da olsa izlemeyi başardım.
    Merak ettim Acaba Nuri Sesigüzel gerçekten, Deniz Feneri’nin yaptığı yardımların ekranda gösterilenlerden mi ibaret sanıyor yoksa bu arkadaş ortamında gülmek için yapılan bir espiri mi? Yoksa daha önce Kanal7 de çalışmışlığından dolayı bir bilfiği mi var?

  4. Burak Bayburtlu avatarı

    Neye niyet neye kısmet diye buna denir 🙂

  5. A.Mert İnal avatarı
    A.Mert İnal

    Sevgili hemşerim serdar ağabeyciğim.Vallahi vidyoyu izleyemedim.İleri sarıp duruyor.Ama merak ta ettim şunu teknosohbet.tv de yayınlasanda ferahlasak.

  6. Safa Arslaner avatarı

    Esnaf Lokantası öneriniz için teşekkür ederim blogunuzu yeni takip etmeye başladım.Bu arada artık video hiç çalışmıyor aradan çok zaman geçmiş farkındayım ama yenilerseniz sevinirim..

Görüşlerinizi paylaşın: