Angry Birds ekonomisi

51 defa deneyip başaramadığınız bir konuda pes etmek için yeterince bahaneniz var demektir. Ama ya 52. deneme?

Rovio 2003 yılında Finlandiya’da kurulan bir yazılım şirketi. Uzmanlık alanı oyunlar. Onu kendi sınırları dışına taşıyıp bütün dünyaya tanıtan ürünüyse Angry Birds adlı oyun. Ülke, yaş, cinsiyet, yetenek ve ilgiden bağımsız yerkürenin her alanında kendine milyonlarca tutkun yaratmayı başardı. 1980’ler Tetris çağıysa 2000’ler kesinlikle Angry Birds (ve biraz da Candy Crush) çağı olarak kayıtlara geçti.

Helsinki Üniversitesi’nden 3 arkadaşın kurduğu Rovio’yu oyun dünyasıyla tanıştıran şey Finlandiya’nın en büyük oyun etkinliği Assembly etkinliklerinden biri oldu. Amiga oyun grupları tarafından organize edilen ve 1992’den bu yana düzenlenen bu etkinlik aynı zamanda bu konudaki dünyanın en büyük organizasyonlarından biri.

Assembly

2003 yılında katıldıkları bu etkinlikte yarıştırdıkları King of the Cabbage World adlı oyunla kazandıkları başarı onları oyun dünyasına sokar. 2005 yılında aldıkları bir melek yatırım ile Relude ismiyle kurdukları şirketlerini Rovio ismiyle değiştirerek yollarına devam ederler.

2009’da Angry Birds’ü piyasaya sürene kadar 51 (elli bir!) oyun geliştirir ama hiçbirinde başarılı olamazlar. Ama Angry Birds Rovio’nun kaderini de, oyun tarihini de kökten değiştirir. Önce sadece iPhone için geliştirilen Angry Birds, 6 ayda 1 numaraya oturur ve yıllarca inmez.

AngryBirds-MoonFestival-2

İlk dönemlerinde etrafımda birçok kişinin Angry Birds oynayabilmek için iPhone aldığını biliyorum. Bugün hemen her platformda var. Hatta Londra’da katıldığım bir Nokia etkinliğinde şirketin CEO’su Stephen Elop’un dünyanın dört bir yanından gelen gazetecilere verdiği en büyük müjdelerden biri Angry Birds’ün artık Nokia’da da oynandığıydı!

Bugün (yüzde 25’i ücretli sürümlerinden) 1 milyardan fazla yüklendi. Mobil oyun pazarının gelmiş geçmiş en başarılı oyunlarından biri haline geldi. Yüzlerce oyuncakta, filmde, hatta gıda ürününde kendine yer buldu. Yüzlerce takliti de cabası. Oyunun meşhur müziği çoğu meraklısı tarafından kendi ülkelerinin milli marşlarından daha fazla dinlendi…

100 bin euro maliyetle geliştirilen oyunun kurgusunun bulunması ve karakterlerinin seçimine yönelik ilginç ayrıntılar da var. Örneğin düşmanların domuz olmasının sebebi geliştirme sürecinde domuz gribinin gündemde olmasıydı.

Angry Birds bugün psikolojide tanımlı bir bağımlılık. Pazarlamadan insan psikolojisine yönelik birçok araştırmaya konu olmuş durumda. Profesör Michael Chorost, Steven Grant’ten alıntılar içeren makalesinde Angry Birds’ü ‘bağımlılığın başyapıtı’ olarak tanımlıyor (söz konusu makale oyun psikolojisine yönelik çok önemli tespitlere sahip).

Rakamlara bakalım:

  • Günde 200 milyon dakika Angry Birds oynanıyor. Başka bir deyişle günde 380 yıl.
  • Yarattığı işgücü kaybının maaş karşılığı 10,5 milyar dolar.
  • Oyunda fırlatılan kuş sayısı 100 milyarın üstüde.
  • Oynayanların yüzde 53’ü hiçbir ödeme yapmamış, paralı bölüm satın almamış.
  • Yüzde 76 Apple, yüzde 41 Android, yüzde 25’i Windows platformunda oynuyor (kesişimler dahil)
  • Oynayanların yüzde 55’i kendini rahatlamış, yüzde 58’i yetenekleri gelişmiş hissettiğini söylüyor.
  • Oynayanlar arasında bağımlı olmadığını söyleyenlerin oranı yüzde 18.
  • Tutkunların yüzde 12’si bırakabilmek için oyunu cihazından silmiş.
  • Rovio’nun şirket değeri 1 milyar doları geçmiş durumda.
  • Angry Birds’ün başarısı mobil oyun sektörünü de patlattı.
  • Zihinlerde hayata dair tortular bile bırakmayı başaran bir oyundan söz ediyoruz.

İşte buna oynanır!


Yorumlar

7 yanıt

  1. Okan M. ERDEM avatarı
    Okan M. ERDEM

    Sadece gıda ve tekstil degil pek çok katma değerli üründen para kazanıyorlar. Çocuklarım için nerdeyse tüm versiyonların paralısını aldık, kendim için ise (hiç oynamasam bile) Angry Birds Lego koleksiyonu yapıyorum.

  2. Kerim Onaylar avatarı

    iPhone’un piyasa çıkması, Rovio şirketine şans getirmiş diyebiliriz galiba 🙂 ilk iPhone ile o oyunu oynayan benim gibi kaç milyon insan vardır bilemiyorum.

  3. abdullah4372 avatarı
    abdullah4372

    “Yüzde 76 Apple, yüzde 41 Android, yüzde 25′i Windows platformunda oynuyor (kesişimler dahil)”
    Vay be. Bana sorulsa Android birinici gelir derdim.. Hayret..

  4. dermantoloji avatarı

    harika bir yazı elinize sağlık

  5. nevraa avatarı

    “Oynayanların yüzde 55′i kendini rahatlamış, yüzde 58′i yetenekleri gelişmiş hissettiğini söylüyor.” Oyunların, insan psikolojisindeki yeri çok tuhaf.

  6. Ipek AG avatarı

    Bu istatistige katki olarak: android sahibiyim, o zamanlar bir iphone’dan iki uc kere oynadim, manasiz geldi. Bir daha da oynamadim. Tipleri itici buluyorum ve hicbir urununu almadim. Bedava verseler almam.
    Oyun bagimliligim var, farmville icin gecelerce uykusuz kaldim bir donem ama bu oyun beni hic sarmadi. Candy Crush’i da 200 civarinda biraktim. Bir yere varabilen oyunlari seviyorum. Yılan hikâyesi oyunlar buyuk zaman kaybi ve fazlasıyla usandirici.
    Oda/kapi oyunları favorim.

    Oyunlar gercek hayattaki basarisizliklari kompanse ediyor. Herkese kolayca basarma sansi veriyor, yepyeni bir kimlik sunuyor ve skorunu milletin gozune sokup manen guc ve tatmin elde edebilmeni saglayarak mutlu, dolayisiyla bagimli hale getiriyor. Ileri vakalar icin bkz sims, minecraft ve cumle rpg’ler.

Görüşlerinizi paylaşın: